2.29.2012

RUSLARRRR :o





Uuuuu Beybiiii :))

Ruslar şirindir. :) Hatunlarıda cicidir.. Ama neden bu böyle ? Bizim hatunların totoşları kocamanken onlar nasıl orantılı ? Onlarda koca totolu yok demiyorum var ama orantılı :) Bizde bıyıklı kızlar var !! Onlarda yok :/ Nedennnn ??


Bu Parçada Eşlik Etsin Size.. Dıp Tıss Dıp Tıss ^^








Rusyayı nasıl bilirsiniz ?
Soğuk dimi :)


Güzel ülkemi nasıl bilirsiniz ? Dört mevsim belirgin  :) Soğuk, sağlam soğuk.. Sıcakta harbi sıcak bea.. Nem oranı desen o biçim..

Buzdolabı ne için var ? Yiyecekleri bozulmasına karşı korumak için.. Yiyecekler bozulmasın ömrü uzun olsun.. Yiyende çürümüş değil daha sağlam şeyler yesin ömrü uzasın diye.. :)

Rusya da böyle işte. Soğuk memleket. Böylece içindekiler bozulmuyor :) Yiyende pek bir memnun.. Ömrüne ömür katıyor insanın :)

Bizde durum şöyle..
Dört mevsim belirgin.. Yazın yanıyoruz. Sıcaklığın fazla olmasında Emre Altuğ unda katkısı yok değil. "Sıcak çok sıcak.. Dahada sıcak olacak." diye diye cehennem sıcağına maruz bıraktı bizi :/

Kışında bir taraflarımız donuyor.

O zaman bir camı düşünün sıcaktan soğuğa geçince cam patlar !! Taşlar, kayalar bile bu sıcak-soğuk olayı nedeniyle parçalanıyor... Toprak oluyor.
 Hatunlar ne yapsın... Kimisi parçalanıyor.. Kimisi erozyona maruz kalıyor.... Toprak olanların ruhuna Fatiha :/



Birde nem olayı var.. Nemli yerdeki malzemeler çürür. Bizde de böyle. Nemli yerdekiler çürüyor..

O zaman hatunları buzlukta bekletip lazım olunca çıkartmak lazım. Ara sırada havalandırmak lazım. Hatta pirincin nemi emme özelliği var.. O zaman içerisi pirinç dolu bir dolapta bekletmek daha mantıklı..
Belki pirinç dolapta bu özelliğini yansıtmaya bilir. Denemek lazım :)

Amacım ömürlerini ve ömrülerimizi uzatmak..
Ne kadar korursak o kadar ömrü uzun olur.. Ne kadar korunursa da ömrü o kadar işte :)

Sevgiler saygılar..
Ruslar candır :)

2.28.2012

Unuttum lan :)




Unutkanlık başa beladır.. Kimisi "Lan unutkanlığın nesini yazıyorsun ?" diye bilir.. 
Unutulur da bu unutulmaz bence :) Ama unuttum işte :/

Geçen yolda gidiyorum.. Işıklara geldim kırmızı yandı, durdum... Solumdaki arabanın camındaki adam camı açmış bir şizofreni andırırcasına garip garip elini kolunu sallıyor.. Bir an tırstım.. Sonra baktım bir şey sorası gelmiş gibi.. Sesi biraz fazla açılmış olan teybin sesini kıstım. Sonra hemen karşılık geldi..

-Pardon ! Kaymakamlığa nasıl gidebiliriz ?

Önce tarif ettim sonra ışık yanınca...

-Önünden geçeceğim. Takip et..

.....dedim.. O esnada peşimde bir aracın olduğu biliyordum... Kaymakamlığın önünde yavaşlayıp dörtlüleri yakarak işaret ederim diye düşündüm.. Plan hazırdı.... Unutmasaydım gayetde başarılı olabilirdi..

Sonra trafik sıkıştı !! Dayanamadım soktum kafayı ara sokağa.. O köşe senin bu köşe benim sıkışık kısmı atlattım ve ana caddeye çıktım... Sonra yardıra yardıra kendi gideceğim yere vardım.. Arabayı tam park ediyordum kiii.... "Lan !! Adam nerede ?" indim sağıma soluma bakındım yok...

O sıkışıklıktan kaçarken peşimden gelememiş olmalıydı.. Yani umarım öyledir... Ara sokağa girerken peşimden geldiyse ve sokak aralarında beni kaybettiyse Allah yardımcısı olsun.. Hiç ummadığı yerlerden çıkacak :)

Ya beni takip etmeye devam etseydi ?? OHAA !! Düşünsene misafirliğe gidiyorum asansöre benimle birlikte binen biri var.. Can alıcı soru.. "Kaymakamlığa daha gelmedik mi ?" Lan dayı bi git !! :))

Kendini belli etti :)


Yeahhh... Hastayım şu espiri yapayım diye uğraşırken kendini yerin dibine sokanlara..
Yerin dibine girmek kadar ne kadar dibe girdiğinde önemlidir.
Yer kürenin merkezine ulaşıp kendini imha etmek kaçınılmaz olabiliyor... Neyse. Bence böyle yapan biri (kişiden kişiye değişir) ile karşılaştım..

Konu psikolojinin konusu olan gelişim dönemleridir. Hoca yandaki tabloyu sunmuştur ve açıklamaktadır...

Tabloda Okul çağı olarak sunulan konum derste çocukluk dönemi olarak sunuldu..
Çocukluk çağındaki çocuğa bir çok kişininde yaptığı gibi toplamda 1 lira olan 2 adet 50 krş gösterilerek tek parça olan 20 tl çocuktan alınır. Çocuğa göre 2 parça para daha fazladır.
Yada elmayı 4 parçaya bölersek çocuk bu bana fazla sen bana bir elma versen yeter der...
Yani çocuk için miktar önemlidir.. Tam bunu söylerken bi aynştayn fırlar...


-"Benim için hayla 4 parça elma fazla..."


bunu söyleyen 20 yaşını aşmış olduğuna göre... Yer kürenin merkezine doğru kaç km yol aldığını siz hesaplayın..

Sonradan pişmiş kelle gibi sırıtması da  bende "oğlum olsa çeker vururum" etkisi yarattı...

Buda şu varsayımı destekler nitelikte..
"Kendisi üniversiteye, beyni anasınıfına giden kişiler var.. Eve birlikte dönüyorlar.."

Ondan sonra eğitim şart.. Lan bunu ne kadar eğiticen ?
Adam kendini CMYLMZ sanıyor !!!

Benim muhabbet kuşum olan Jimmy bile daha akıllı :/

2.22.2012

Termal macun nedir nasıl uygulanır...

Evet arkadaşlar
işlemcileri soğutmaya yönelik en önemli etkenlerden biriside termal macunlardır. Termal macunlar işlemci ile işlemcinin üzerinde yer alan soğutucu blok arasındaki boşlukları giderip daha iyi bir temas yüzeyi sağlayarak, soğutmayı daha etkili hale getirir
Evet şimdi resimler ile sizlere, işlemci üzerindeki eski termal macunu temizleyip yenisini sürmeyi anlatacağım.
Termal macunları bilgisayar shoplarda ufak kavanozda yada tüp içinde bulabilirsiniz.
Evet başlıyoruz. şimdi birazcık havlu kağıt peçede yada tuvalet kağıdı gerek.
işlemci üzerindeki soğutucu bloğu söktük: (Rsimlerin üzerini tıklarsanız büyür)